Korku filmlerine meraklı biri olarak, türün neredeyse ürkütme üzerine tekrar inşa edildiğini görmek üzücü. Yapımcılar mantıklı ve inandırıcı (Korkmak bence inanmak ile doğrudan bağlantılı) hikayeler, senaryolar ile uğraşmaktansa kolaya kaçıp, tür içinde zaten var olan ancak, nasıl diyeyim, tadında kullanılan zıplamalı korku (Yani ürkü) öğelerine yöneldiler. Ve ne yazık ki seyirciyi de buna alıştırdılar. Gençler eskilerin en has korku filmlerine seyredip “Ya bu ne ya, çok yavaş” diyebiliyor. İstiyor ki devamlı üzerine bir şey atlasın, yok oradan bir şey fışkırsın, yaratık gelsin “BÖH” desin. İnsanlar “Ürkmek” ile “Korkmak” arasındaki farkı ayıramaz oldu. Daha doğrusu ürkmeyi korkmak zanneder hale geldi. Gece yarısı, yalnız kaldığın evde raftan gürültülü bir şekilde bir kitabın düşmesi, veya odadan kedinin fışkırması ürkütür. Ama aynı ortamda bir şeyin kulağına “Ne haber?” diye fısıldaması altına kaçırtır.
Undone
Algılar, gerçeklik vb. dediler hemen başladım ama sarar mı sarmaz mı bilmiyorum. Sarmazsa The Peripheral’ ı düşünüyorum.
Doktor Who yu başından beri takip eden varsa sormak istediğim birşey var. Benim bu tip bilim kurgu dizilerinde şöyle bir takıntım var eski tarz efekt sistemleri seyir kalitemi epey düşürüyor. O sebeple Doctor who yu birinci sezonundan itibaren takip edemiyorum. Sizce hangi sezonundan başlarsam hem konuyu çok kaçırmadan hem de daha modern efeklerle diziyi takip edebilirim? (saçma bir durum ama yine de sormak istedim )
Ben eski serileri izlemedim. 2005 ile başlamanı öneririm ben. Peter Capaldi ile de seriyi sonlandırabilirsin. Sonrası zaten malum.
Ya hiçbir zaman iyi bir görsel efekt seviyesine çıkmıyor dizi ama güzel yanlarından biri de bu bence bana çocukken izlediğim aptal bilim kurgu filmlerini hatırlatıyor . Klasik seri zaten pratik efektle çekilmiş, bazı istisnalar var onlar da görsel efekt sayılır mı teknik olarak emin değilim. @SJack 'in de dediği gibi yine en mantıklısı modern seriyle başlamak olur ama onda da iyi bir görsel efekt beklememek lazım dediğim gibi.
1963-1989 arası klasik seri güncel olarak izlemek için BBC Player abonesi olmalısın ama sadece ingilterede açık. 2005-2023 Modern seri malum yerlerden izlebilirsin. 2023- sonrası Disney dönemi olarak geçiyor. Sana tavsiyem 2005’de başlayan seriden başlamalısın.
burada var klasik seri ama bazı bölümler yok
@SJack , @AlperYlcnky1903 , @Jaehaerys
Cevaplar için teşekkurler. Ben 2005 teki görsel efektlere katlanamiyorum cok yapay geliyor daha geriye gidemem sanırım 2005 in yarısına kadar seyrettim sonra dayanamadım kapattim. Dedim belki ileriki sezonlarda teknolojinin gelişmesiyle iyileşmiştir hatta 2010 da 5. Sezonda girer devam ederim diyordum…
Doctor Who’ya efekt için bakılmaz. Teması belli. Önemli olan yapılan yolculuklarda o dönemin yansıtılıp yansıtılamadığı. Yer yer tarihi kişiliklerle buluşmalar ve geçmişe yönelik dönüşlerden çok zevk almıştım ben. Yine de sen bilirsin.
Bildiğim kadarıyla klasik seriden bazı bölümler zamanında BBC’nin arşivlerinde yangın çıkması nedeniyle kayboldu tamamen ama sizi bulmuşken sormak istiyorum o bölümlerle ilgili bilginiz var mı diye. İlk aklıma gelenler ilk sezondaki Marco Polo bölümleri mesela ses dosyaları var ancak görüntü yok. O bölümleri BBC playerda bulabilir miyim acaba? İngiltere’de açık olması sıkıntı değil şahsen bu yaz uzun süre orada olmayı planlıyorum.
Evet yangın olayını biliyorum, muhtemelen BBC İplayerda da ses olarak mevcut olabilir. Zamanında Marco Polo bölümü bulundu diye forum yazıları okumuştum ama onlarda da yarısı yokmuş ve kesik kesik oynuyormuş.
Ben de o şekilde izlemiştim, her türlü deneyeyim öyleyse en kötü eski bölümleri tekrar etmiş olurum. Çok teşekkürler yanıt için.
1966 tarihli Star Trek TOS izleyerek bir 40 yıl daha geriye gitmişliğimiz var
MobLand - 2025
İngiliz yapımı Suç/Macera dizisi. Ünlü yönetmen Guy Ritchie nin de içinde olduğu bir proje (İki bölümünün de yönetmenliğini yapmış). Konusu , Londra yeraltı dünyasında iki ailenin kapışmasını anlatıyor. Konu iyi, senaryo iyi, oyunculuklar iyi , Tom Hardy ve Helen Mirren zaten iyi , diğer oyunculuklarda sıkıntı yok ancak ben Pierce Brosnan’ın oyunculuğunu bu dizide beğendim. Zira “James Bond” dan beri ben, bozulmayan jöleli saçlı oyunculuğunu biraz yapmacık bulmuşumdur. Ana karakterimiz bir “Problem Çözücü”. Benim aklımda kalan en meşhur problem çözücü, “Pulp Fiction” filmindeki “The Wolf” karakteri. Bu sefer eline silah ta alan bir problem çözücü var karşımızda. Dizi aslında “Ray Donovan (2013-2020)” dizisinin bir sezonu olarak tasarlanıp sonradan değitirilmiş (O diziye ulaşma çabalarım sürüyor). Dizi iyi, sürükleyici ve sonu belirlenmiş…miş en azından son bölüme kadar. Lakin yeni sezon sevdasına değiştirilmiş havası veriyor.
(Şipoylır şeysi nasıl yapılır bilmiyorum, o yüzden seyretmeyenler bu paragrafa gelince tavana bakıp alt ok a bassın) Son bölüme kadar olaylar (ve diyaloglar) Harry nin her şeyi planladığını ve ailenin başına tek başına geçeceğini gösteriyordu. Mesela Harrigan lar karakolda öldürülecekti, Harry, Kat McAllister’ın yardımıyla Fentanyl işini devralacaktı, (Muhtemelen) Kevin cinayetten sonra tutuklanacaktı v.s.
Neyse, yine de son zamanlarda ki en iyi aksiyon dizilerinden biri benim için. Ben beğendim.
Şöyle metni seçip dişli gibi gözüken sembole tıkladıktan sonra “Spiler’ı Bulanıklaştır” a tıkladığınızda o seçili metni blurlayacaktır;
Mobland yılın en iyi dizilerinden. Bende dün akşam sezon finalini izledim. Tom Hardy yine ona yakışan rolü bulmuş .
Böyle mi oluyor acaba…deneme deneme deneme…pul biber pul biber…
Peki neden pul biber?
Bitmişken yorumlayalım, Mobland’ın sonu rezalet bence.