Şiirler güzel çevrilmişse o zaman siz görün o kişisel hissiyatı. İlk şiir için bir şeyler yazmıştım hatta buraya yukarılarda onu bulayım sizin için.
Ek: Buldum.
https://www.youtube.com/channel/UCWdFwAo5XnG0Ssie1EDmYmA
Bu kanal altın madeni. Malazan ile ilgili oluşturulabilecek en iyi içerikler bu kanalda. @isos81 paylaşmıştı zamanında. Benim gönderim de bu kanaldaki bir videodan çeviri.
Hocam aslında şu sıralar çok yazmıyor ama aramızda iflah olmaz bir Malazan fanı var: @nefarrias_bredd
Bence elçilik işini benden daha iyi yapar. Nick’i bile kitaptan. 
Bridgeburners, Erikson’ın The Black Company’den etkilenerek yazdığı division diye biliyorum. Onlarla ilgili hayal ettiğinden fazlası olacak, bu konuda bana güvenebilirsin.
En çok merak ettiğim şey bu. Hatta şiirlerden o kadar söz edilince youtube da ve forumlarda bakmıştım. Sanırım Steven Erikson ilk önce şiirleri yazıyor, bölümleri de şiirleri takip edecek şekilde yazmaya devam ediyormuş. Gerçekten teknik olarak çok şaşırmıştım.
Aklımda en çok kalan üst sıralarda çevrilmişti, deniz, dostlarım sizi düşlemiyor, gibi biten bir şiirdi. Okuduğumda çok çok güzel gelmişti. Tek bir şiir böyleyse, diğerleri nasıl bir etki bırakır diye düşünmüştüm. Daha çıktı bir kitap, kaldı 9 kitap. Artık tahmin bile edemiyorum o yüzden 
Fanlıkta kuduzluk düzeyi konusu ayrı lakin bence de asıl elçi sen sayılırsın hocam hahah, saygılar.
Bu arada bu müziği şuna çok benzettim bu sefer dinlerken.
Evet, podcast’te böyle yaptığını söylemişti. Fena şaşırmıştım.
Onu da @Ozgur çevirmişti.
Bu adam Erikson’ın beta reader’ı, eleştirmeni. Dediğin gibi tam bir Malazan madeni. Söyle günlerce tatile çıkıp sadece bunları dinlemek istiyorum. 
Bu arada şiirleri ile ilgili de söyleşileri var, bu konuda paylaşmıştım. Direkt parçalayıp inceliyorlardı Philip Chase ile birlikte.
Hocam valla bu kadar hype, yerinde durdurtmuyor insanı. Spoiler seven, bile bile yiyip o anın gelmesini bekleyen biri için hem de 
Black Company’yi yukarılarda görüp araştırmıştım. Konusu ilgi çekiciydi, direkt olarak Bridgeburners ile bağdaştırmıştım zaten.
En çok görmek istediğim nokta da GRRM okuyan ve gerçekten acımasız bir yazar diyenlere, Malazan okuyucularının Steven Erikson’u gördünüz mü acaba? diye cevap vermesi. Hatta bir caps atılmıştı bununla ilgili sanırım. Her karakterin apayrı olması ve kendi kararlarını vererek, bunların sonuçlarını çekmeleri en büyük arzum. Alacağımdan da net eminim.
Çok çok teşekkür ederim. Youtube da çok malazan kanalına denk geldim ve geçtim. Bakmamak için zor durarak tabii.
Ama bunu şimdi duyunca, kitaplar okununca başvurulacak adres belli oldu.
Malazan’ı hallettiğimize göre neden Black Company baskısı yapmaya başlamıyoruz? 
. Açgözlü olmak bunu gerektirir.
Prince of Nothing de olur aslında, forumun ısrarcılığı ve kitap basıldıktan sonraki sadakati, Malazanın okuyuculara ciltli olarak ulaşmasını sağladıysa, daha bir çok şeyi sağlayabilirmiş gibi hissediyorum.
Bir tek Brandon konusunda başarısız olduk ama bir gün elbet…
Eskişehir de kitabı sipariş edecek var mı ? Kargo ödemek istemiyorum toplu alım yapabiliriz
Doyumsuz ruhlu fantastikçiler olarak aklımızı ve umudumuzu dolduran sıradaki serilerden tadımlık;
Tam olarak beklediğim seriler bunlar. Bir iki tane daha var ama öncelikli olarak bunları bekliyorum. Birgün, umarım diyorum.
Sırf fan artlarından bile Anomander Rake’e çok coşacakmışım gibi geliyor.
Hiç çıkacağına ihtimal vermiyorum bu serilerin. Malazan’ı zor çıkarttık.
Benim de çok merak ettiğim bir karakter. Malazan ile ilgili eleştirilere bakınırken, “Hayranlık uyandırması olarak koyulmuş, animevarimsi bir tipleme,” gibi yorum görmüştüm. Sanırım Reddit’te denk gelmiştim.
İlk kitapta baya baya böyle aslında; gizemli, animevari hayranlık uyandıran falan. Sonradan daha yakından tanıyoruz kendisini. Spoyler vermeden kısaca özetlemek gerekirse, reyis adamın dibi yav.
Belki bazıları fark etmiştir ama paylaşmak istedim. Dün kapak açıklandıktan sonra ithakinin takvim açıklama postunu tekrar izlerken arka plandaki çizimlerin ilerleyen kitapların da kapaklarını barındırıyor olabileceğini gördüm. Bu kapaklar gelirse bence çok güzel olacak baya beğenmiştim bu işleri daha önceden gördüğümde.
Baskılarla ilgili derin bir çelişki içerisindeyim. Kitabı ciltli almak istiyorum ama kapağı hiç hoşuma girmedi. Minimalist deniliyor ama hiç öyle olduğunu düşünmüyorum. İkisini birden alsam diyeceğim ama ciltli çok pahalı, diğeri ise istediğim gibi güzel ama karton kapak. Kaldı ki ikisini alınca birini hediye ederim ama hangisini? @Bunn-Y karton kapaklının kapağını şömiz şeklinde satma durumu olur mu? Yoksa kendim karton kapağın çıktısını alıp ciltlinin üzerine şömiz olarak mı yaptırsam?
Ekleme: Unuttuğum bir nokta da İthaki’nin ciltlilerinin baskısının sürpriz olması. Dune gibi felaket, Zaman Çarkı gibi ortalama, Kapsül serisi gibi iyi de olabiliyor.
Vay be çok dikkatlisiniz, hayatta fark etmezdim doğrusu. 
Bu görseller gerçekten karton kapaklar için kullanılacaksa karton kapaklı seri kat kat daha güzel olur. 
