Peşin not: Bu yazıyı okumak, onun yarattığı alanda cevap vermek zorunda değilsiniz. Okuma eylemi üzerine düşündüğünüz, hissettiğiniz şeyleri merak ediyorum. Yardırın!
@Bay_Karamsar’ın Anlamsız Bulunmasına Rağmen Okuma Eylemini Sürdürmek - Bay_Karamsar tarafından #23 adlı başlığı üzerine aklıma üşüşenleri bu başlıkta paylaşmak istedim:
Düşünsel bir eylemin sonuçlarını tayin etmek zor bana göre. Okumak da bunlardan biri. Deneylerle ortaya konuabilecek olumlu bir değeri olduğunu görebilmek çok zor. Kişiye, okuduklarına, o kişinin geçmişine, okumaya karşı yaklaşımına, okuduğu metinlerle neler yaptığına ve daha bir çok değişkene bağlı olarak onda yarattığı değişimler farklılaşıyor.
Söz gelimi okuduğu alan ne olursa olsun sürekli aynı biçimde ve konuda okuyan kişi, edindiği deneyimi kısır bir döngüye dönüştürüyor. Sürekli kendini destekleyen bir okuma döngüsüne giriyor. Yeni fikirlere kapalı kalıyor. Ben uzun bir dönem gerilim türünde çeviri eserler okudum. O rahat alanın dışına çıkmayı düşünmedim. Türk edebiyatıyla tanışmam bende güzel kapılar açtı.
Ya da okuduğu metnin üzerine düşünmeyen kişi sonra okudukları ile öncekiler arasında bir bağ kuramıyor ve bu katlanan bir fayda yerine her kitapta tekil bir fayda olarak kalıyor. Okuduklarım üzerine not almadığım, gizil anlamların keşfine çıkmadığım, yazarın amacına, kitabın farklı algılanış biçimlerine odaklanmadığım, o kitabı başka kitaplarla karşılaştırmadığım uzun bir dönem vardı. Okuyup geçiyordum başka bir kitaba. Bu dönem kitapların sadece kendilerinden kör bir bilgi ve bakış edindiğim dönemdi.
Bunların yanında okumaya fazla değer atfedenler var ki onlar eylemin kendisini bilgi edinmek veya bakış açısı kazanmak için tek kaynak olarak görüyor. Bu da onları daha etkili eylemleri gerçekleştirmekten uzak tutuyor. Sadece okumanın yeterli olduğunu düşündüğüm bir dönem var ki şimdiye dek uzanır belki: Hayvan refahı üzerine onlarca yazı, kitap okuyup bunun dışında başka bir eyleme geçememek beni üzüyor. Okumaya verilen değer toplum tarafından o kadar büyütülüyor ki eylemsizlik ortaya çıkıyor.
Sadece zevk almak için okumak da bir seçenek ve benim arkasına düştüğüm bu. Okumak ve sonrasından yaptığım her şey zevk odaklı. Bunun beni bahsettiğim o kısır döngüye sokacağını sezdiğim günden beri zevk alanımı genişletmeye çabalıyorum. Deneyip görüyorum. İlk denemem sonuç vermiyorsa bir kez daha deniyorum. Klasik roman, çağdaş roman, deneysel roman; bilim kurgu, gerilim, polisiye, popüler bilim; öykü, roman, şiir ne bulursam sömürüyorum. Merak etmenin kendisi bir zevke dönüştü artık. Okuduklarımdan elde ettiklerimi umursamıyorum.