Ben de bugün birkaç saat uyuyup uyanmışım burun kanamasıyla kalktım. Uykusuzluğun yan etkisi de bu.
Açlık orucuna girdim aslında daha da sürdürmeyi düşünüyorum 1 hafta felan. Vücudun kendini kendini detoksitize etmesini sağlayıp en azından beynimi de rahatlatmış olurum diye düşünüyorum. Çünkü bizi bu kadar hasta yapan şey yeme şeklimiz ve neler yediğimizdir diye düşünüyorum. Onların hepsine de bir ayar çekicem. İlaçlarla uğraşmak istemiyorum sürekli. Bir de bu kadar hayatına dikkat etmen gereken sıkıntıda olmakta zor daha çok obsesyon oluşturuyor.
Geçmiş olsun, siz yine de vücudunuza çok yüklenmeyin. Her şeyi aynı anda alırsanız daha uzun vadede size kötü dönüşü olur.
Beslenmenin hayatımızdaki ‘bir türlü fark edemediğimiz’ önemi konusunda ben de size katılıyorum. Maalesef vücudumuzda bazı şeyleri bir kere bozduktan sonra bir daha düzelmesi imkansız oluyor. Bu sene öğrenmiştim damar sertliği dediğimiz ateroskleroz için toplam kolestrol yükü hakkımız var. Yani ömrümüz boyunca bir üst limit var 6200 mg/dl olması lazım. Ve bu beslenmemizle (özellikle yağ içerikli beslenme tabi ki) birlikte sürekli artıyor. 6200 olduğunda kesin ateroskleroz ve beraberinde gelen kalp damar hastalıklarıyla birlikte ölüm. Mesela türkiye, beslenmesi yüzünden (ki ailesel genlerimiz de etkili, bazı ırkların hayata başladığı sayılar daha yüksek olıyor hangileri unuttum ama :d) Avrupa ülkelerinin geri kalanına göre 10 yıl erken kalp krizine yakalanıyor. Sonrasında da zaten ne kadar spor yap, düzgün beslen, detoxlan pek fark etmiyor. Özellikle kalp krizi geçiren 5 kişiden 1 i hastaneye gelmeden, diğer 1 i de hastanede kaybediliyor. Bunlar işte ciddi rakamlar da hiçbir şekilde korkmuyor, umursamıyoruz. Özellikle gençliğimizde ortalama bir kilodaysak yediğimizin içeriği, oranı hiç önem vermediğimiz şeyler. Neyse senin üzerinden de çok konuştum kusura bakmayın lütfen.
Bazen düşünüyorum da çok şey bilip bunları daha az şey bilen insanlara anlatamadıktan sonra bir sürü şey bilinmiş ne fayda? Diğer açıdan bakarsak çok kavram, detay vb. şeyler bilen kişiler kendilerini anlatamadıklarında ve karşısındakinin de o konudaki yarım-eksik bilgisini görünce onu cehaletle suçluyor. Madem bu kadar bilgin var cahile laf anlatıp da ego kasma arkadaşım. Kendini hangi kapasitede görüyorsan o kapasitedeki insanlarla tartış ama tartışamazsın neden çünkü karşındaki o klas insalara göre de sen cahilsin. E, o zaman napıyoruz? Gidip 10-15 kavram araştırıyoruz, öğreniyoruz sonra da sağda solda caka satıp ego kasıyoruz. Tebrikler başınız göğe erdi ama bir halt olamadınız…
Toplumca karşımızdakine nasıl daha iyi laf sokarım, dur şurdan iki egzantirik kelime söyleyeyim de anlamasın gibi hayatta tamamen gereksiz olan bu düşünce yapısını acilen bir kenara bırakmamız lazım. İkinci olarak kendi fikirlerimizi söylemekten çekinmemeli fakat bunları karşımızdakine canla başla kabul ettirmeye çalışmaktan da vaz geçmeliyiz. Herkesin fikrine saygı duyup müzakereleri tadında kesmeliyiz. Yoksa bilgisi olan da olmayan da bu anlamsız savaş içinde bana boş görünüyor. Milleti yerin dibine sokmaya çalışmaktan ziyade bilgilendirici cümleler kurmak daha faydalı olur diye düşünüyorum.
Bahsettiğiniz durumlar, kişinin kendi özbenliğini/özsaygsını kendine kanıtlamak/onaylattırmak/tahsis ettirmek için kendine karşıt(lar) aramasına ve hatta, düşman(lar) yaratmasına kadar varabiliyor
Konulara girdiğinde yukardaki panelde aşağı/yukarı kayarken hub yukarı kayıp konu adını gösteriyor. Yani sadeleşmiş bir nevi daha çok alan açılıyor. Bir de sağ üstteki Profil Fotoğrafı’na tıkladığında daha büyük bir ekranda açılıyor vb. Daha doğrusu daha çok ekran/alan oranı sağlanmış gibi.
Forumun yeni hali çok daha iyi oldu bu açıdan evet. Özellikle yüzlerce mesaj olan konularda bazen “ben hangi konudaydım ya?” diye düşünmeyeceksiniz artık mobil platformda. @Agape’nin bahsettiği diğer özellikler de cabası. Daha rahat bir okuma deneyimi sağlıyor.
Artı olarak şunu da ekleyeyim, görselleri siz o görsel mesajına gelene kadar açmıyor artık. Bu nedenle özellikle bol görselli konular çok daha hızlı bir şekilde açılacak ve internet paketinizden siz tüm mesajlara bakmadığınız sürece daha az yiyecek
İthaki’nin 1000. kitabının 11 Doktor 11 Öykü olduğunu bilmiyordum. Kitaba, bunun şerefine ufak bir not düşülmüş, sizinle de paylaşmak istedim zirâ çok beğendim.
Forumda gördüğüm kadarıyla oldukça büyük bir bilimkurgu okucu (özellikle cyberpunk ve robot içeren) kitlesi ve seveni var. Fakat tam tersi olarak ara ara yapay zeka konusu konuşulduğu zaman bazı yorumlarda yapay zekayı şu argümanla: “Yapay zeka gelişecek insanlar işsiz kalacak.” desteklemediğinizi görüyorum. Sormak istediğim birkaç soru var.
İnsanlar işsiz kalması sizin için neden önemli?
İnsanlar işsiz kalırsa ne olur?
Şu anda işsiz insan yok mu ve sizin için ne ifade ediyorlar?
Dünyanın nüfus sayısı hakkında ne düşünüyorsunuz?
İşsizlik sizin için neyi ifade ediyor?
Şu anda işi olan insanlar sizin için neyi ifade ediyor?
Üretmek ve teknoloji hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yapay zekanın tek vaatettiği şey insanları işsiz bırakması mıdır?
Yapay zeka geliştiricileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Dünyanın kendine yettiğini düşünüyor musunuz?
Kapitalizmin şu anda dünyada hüküm süren bir sistem olduğunu düşünüyor musunuz?
Yeniliklere ve gelişmelere açık mısınız?
Yapay zekanın geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bilgisayar bilimleri sizin için ne ifade ediyor?
Yapay zeka hakkında ne biliyorsunuz?
Son olarak:
16. Bu kitapları okuduktan sonra ne yapıyorsunuz? (Ben okuduktan sonra kapatıyorum.)
Sanayi devriminde de birçok insan işsiz kaldı ama zamanla herşey yerine oturdu. Bu bakış açısıyla insanların mağradan çıkmamaları gerekirdi bence. İnsanlar yenilikten korktuğu için bahane buluyor çünkü eski güvenlidir. Herkes bilinmeyenden yenilikten bi nebze korkar ancak bu yeniliğe ayak uyduramayanlar silinir. Bir çok konuda insanlar işsiz kalacaklardır elbet ama yeni çalışma alanları türeyecektir.
Ben yeniliği detkekleyen taraftayım aslında ama yine de cevaplamak istedim. Buradaki asıl sorun etik sanırım ama neyin doğru olduğuna kim karar veriyor?