Bence bazı konuların ufak tefek tertipli olması iyi oluyor bazı şeylerin takibi için. Onun haricinde dönen muhabbetler de ilgili başlıklara zaman zaman taşınıyor zaten. İlgili başlıkta olmayan mesaj görüp de cevap vermeyince de iletişim kesilecek bu sefer. O yüzden çok kesin sınırlar çizmek bence iyi olmaz ama belki denetmenlik görev tanımında da böyle şeyler olduğunu görünce ilgili başlığa taşıyabilirsin şeklinde bir şeyler olabilir. Onun haricinde belki 1-2 başlık özelinde daha çok özen göstermemiz beklenilebilir ama şart da değil çok, bencesi.
Başlığı açarım, yeni kitap haberi varsa zaten görürüm. Yoksa, yazılanlar ilgimi çekmiyorsa okumadan geçerim. Buna sinirlenmem. Sorun yapmam. Şikayet etmem, hiç etmedim. Uyarmam.
Evet, o başlığa yine girer bakarım. Bu kadar mesele yapılacak bir şey değil bu.
Bu arada konunun ve yazdıklarımın senle bir ilgisi yok. Üzerine alınma.
Ben bakarım açıkçası. Askeri bir sistem sosyal medyada mümkün değil kanımca. Kasıtlı olarak konunun alakasız yerlere çekilmesi veya kasıtlı olarak sabote edilmesi başka bir şey elbette fakat bir paylaşım üzerinden cevap yazılmış ve muhabbet ilerlemişse bir sakınca görmüyorum.
Sosyal medya platformlarının en büyük çabası etkileşimi arttırmak, burada da etkileşimi düşürmeye çalışmanın gereği yok bence.
Sosyal medyanın sosyalliği bu zaten.
Hocam ona da kabul ama bu iki arkadaş sürekli olarak her konuda aynısını yapıyor. Yani bırakın kitap üzerinden giden muhabbeti alakasız alakasız muhabbetler bile dönüyor. Yani kimseye kesinlikle şartı koşmadık ki. Evet birkaç mesajla muhabbet edebilirsin ama 10-20 mesajla da yapılmaz ki. Forumun başlıklarını boşuna koyuyoruz o zaman. İsteyen istediği konuda at koştursun istiyorsanız benlik bir sorun yok artık ama ben kurallara uymayı ve bir iki sohbet dışında konunun başlığına sadık kalmayı tercih edeceğim.
@Blackheart yok üzerime alınmıyorum. Bundan sonra ne oluyorsa umrumda dahi değil. İsteyen istediği konuyu sohbet ortamına çevirsin.
Robotumuzu en sonunda şuna çevirdiniz. Kim ödeyecek şimdi tamir masraflarını?
Sen de haklısın.
.
Söyleyecek bir çift lafım olacak, ondan sonra gideceğim. Neden gidiyorsun diye soracak olanlara: Burada benim üyeliğimden keyif alan bir avuç insanın karşısında şu absürt olaya verdikleri tepkileri üzülerek okuduğum büyük çoğunluk yüzünden.
@Blackheart, @RosaSobel, @murgul : Nazik yorumlarınız için teşekkürler arkadaşlar, sizler beni anlamışsınız. Bana komik geliyor; bir başlığa giriyorsun, insanların satın aldıkları kitapları görmek istiyorsun, hop, karşına bir muhabbet çıkıyor. Azami 3 saniyeni alacak şekilde aşağı doğru skrollayarak kaldığın yerden devam etmek yerine gelip burada, olmaz efendim, forumun düzeni için elzem edebiyatı kasıyorsun. Forum burası yahu, sosyal bir platform. İşinizde, evinizde, diğer sosyal ilişkilerinizde zaten bin tane kurala göre yaşıyorsunuz, bari şurada kurallara takılmadan biraz kafa dağıtın diyeceğim ama, yok.
İşin tuhafı, bizim Howl’la olan muhabbetlerimiz organik olarak gelişten muhabbetler. Yani Howl bana rastgele bir başlıkta “n’aber Abraxas? Bugün n’aptın?” diye mesaj atmıyor. O muhabbeti doğuran ve bizzat o konuyla alakalı bir durum yaşanıyor.
Howl’la ettiğimiz muhabbetlerden keyif duyan herkese teşekkür ederim. Herkesin sürekli ciddi olmaya kastığı bazı durumlarda şaka yollu birbirimize takıldık, olayları hikâyeleştirdik. Sizin de eğlenmenize sevindim.
@BiblofilYouTube: Sana da uzlaştırıcı tavrından ötürü teşekkür ederim. Yalnız “X konusunda Y tartışmayın kardeşim, gidin başka başlıkta tartışın” klişesiyle önümde biten üyelere dalga yoluyla da olsa cevap verme hakkımı kullanıyorum, bunda bir sorun görmüyorum. Benim tarzım absürt bulduğum vaziyetleri hikâyeleştirmek. Kırılmak konusunda görüşlerimiz ayrılıyor. Yanıtımda elbette bir alay var ancak normal insanların kırılıp alınacağı türden bir şey değil. Mesela gidip kimseye “babanla alay et yazar bozuntusu” dediğimi görmezsin, o seviyeye düşmem.
@SJack: "babanla alay et yazar bozuntusu"na tepki göstermezin, senin için “yapıcı” eleştri kapsamına girer. Birkaç hafta önceki Filistin olaylarının çözümünü İsrail halkının hepsini imha etmekte gördüklerini belirten yazarlara tepki göstermezsin, senin için o da yapıcı ifade özgürlüğüne giriyordur. Forumda ne kadar faşist, ırkçı, sağcı, dinci, gerici varsa onlara da müsaade gösterirsin. Forumun kurallarından biri olduğu halde, Türkçe yazmayı bilmeyen üyeler doğrusunu göstermezsin, hiçbir şekilde uyarmazsın. Boş boş flood yapan kimselere laf etmezsin.
Ama gelip bizim bazı başlıklarda (aslında organik olarak gelişen) alakasız muhabbet çevirmemize tavır yaparsın. Karşındaki üyelerden biri 5 yıldır diğeri 4 yıldır burada. Binlerce mesaj yazmışız, onlarca başlıkta fikirlerimi paylaşmışız. Ne beni ne Howl’u sevmediğini biliyorum, bırak tantanayı, tarafsız denetmenlik palavrasını.
Nerede yazıyor bu? Demin forumun kurallarını baştan sona okudum, yok öyle bir şey. Ama ne var biliyor musun? Türkçenin kurallarına uymak zorunluluğu ve “babanla alay et sen yazar bozuntusu” gibi kabalıklara karşı taraf olmak var.
Denetmen bozuntusu seni. Bak yapıcı eleştiri olarak söylüyorum, kabalık olsun diye değil.
@isos81: Maalesef herkese yaranacağım diye yine iki arada bir derede kalmışsın.
Evet maalesef. Forumda gırla sırf üslubu ‘‘kabul edilebilir’’ olduğu için kurallara aykırı olmayacak 80 milyon tane ırkçı, faşist, cinsiyetçi ve dokunduğu noktalar çok kötü yerlere giden mesaj var ama tartışılan şey bu oluyor günün sonunda, oldukça can sıkıcı.
Sana yine hak verdim. Huylu huyundan vazgeçemiyor.
At gözlüklerini çıkarıp olaya bakmak varken hep karşı tarafın tepkilerini dil getirmek de ne bileyim. Olaya sebep olan kendisi beni de unutma diyen de kendisi. Gündem konusuna da arayıp da adını hatırlamadığınız filmler konusuna da denetmen olduĝum halde bakmıyorum. Diğer konulara da elimden geldiğince bakarım ama hepsine yetişemem. Bayraklanan ve rapor edilenleri de öyle hiç es geçmem ilgilenirim. Alay ederken iyiydi ama babanla alay et yazar bozuntusu denilince mi nerde bu denetmen oldu? Belli ki çok bozulmuşsun. Madem bozulacaksın alay etme de düzgünce özür dileyip muhabbetine uygun yerde devam et.
Suçlu olup başkalarını tahrik ettikten sonra haklıyım diyenlerde bugün gibi seninkisi. Madem haklısın niye çekip gidiyorsun? Yoksa eskisi gibi muhabbet edemeyecksiniz diye mi gidiyorsun?
Şu savunmayı yapan birine şartlar ne olursa olsun hak veremiyorum. Safkan bir “fallacy”.
Amanin ne olaylar dönmüş ne olaylar. Ben de bazen dalıp bir konu altında sohbet ediyorum. Etmesem iyi ama ediyorum Bazı başlıklar da önemli değil ama diğer çok bakılan konularda çoğu kişi o konu dışında geyik dönmesini hoş karşılamayabilir. Bence bu kadar alınganlık bir şey yok, bu konu altında mis gibi sohbetinizi çevirin. Bu kadar olayı dallandırıp budaklandırmaya gerek yok bence.
Ahmet’in üstüne biraz fazla gidilmiş sanki
Muhtemelen olayı başka nedenlerden dolayı kişiselleştirdiler. Yoksa forumda 3 denetmenimiz daha var. Onları potaya sokmak istemiyordum ama mecburen eklemek zorunda kaldım.
Bence alınganlık bir şey yok. Bu konu altında muhabbet edin diye sadece uyarmışsın . Bu kadar alınıp, konuyu dallandırıp budaklandırmaya gerek yoktu bence.
Gerek olmayan o kadar şey oluyor ki Melih, gerek olan şeylere sıra gelmiyor.
Valla çok gereksiz bir mevzunun tartışması dönmüş
Çok stresli zamanlardan geçiyoruz, bunun etkisi gibi geliyor bana. İster istemez olumsuzluklar foruma da yansıyor.
Bu kez çok çok daha fazla haklısın.
Melih benim alınganlık yaptığım yok. Kendileri suçlu ama tepki gelince suçsuz görünmeye başlıyorlar. Ceza vermemişim bir şey yapmamışım. Sadece uygun yerde muhabbetinize devam edin dedim. Bunun üstüne kendileri kişiselleştirip üstüme gelmeye başladılar. Varsınlar gelsinler sorun yok. Hatalarını anlayıp olayı tatlıya bağlyacakları yerde aynı tutuma devam edip ortalığı karıştırıp gittiler.
Neyse sakinleşin bir hele tatlıya bağlanır konu
Benim gözlemlediğim kadarıyla sorun, sizin otorite olarak uyarıda bulunmanız ama karşı tarafın sizi otorite olarak kabul etmemesi ve tarafsızlığınıza inanmaması.
Böyle olunca, siz yersiz yere, kişisel düşüncelerinizle tepkinizi koymuş oluyorsunuz. Aynı şekilde, olaya müdahil olan diğerlerine de üslupları kaba olduğu halde sizinle aynı tarafta oldukları için daha toleranslı davranıyorsunuz.
Otoriteyi sağlamak ya da saygınlığınızı korumak için bu saatten sonra daha sert, daha baskıcı olmalısınız. Bunu pek mümkün görmüyorum. Bu sebeple devamını getiremeyeceğiniz bir durumu başlatmış olarak aldığınız yenilgiyi kabullenip sonrasında kamuoyu desteğini alabileceğiniz durumlarda tepkinizi gösterseniz daha olumlu olabilir.