Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Burada biraz muhalefet olacağım. Kitabı bitireli iki gün oldu ya da olmadı ama gerçekten kurdeşen döktüm. Hiç tat vermedi. Benim standartlarıma göre korkunç sıkıcıydı. Dönem kitabı diyebiliriz ve yazarın papaz olmasının çok fazla hissedilir olması da cabası. Sanki kendi döneminde yaşayan insanlara vaaz vermek yerine bu şekilde anlatmış gibi hissettim. Kendi ideolojisini başkalarına empoze etmeye çalışıyormuş havası vardı ve ben çok bunaldım. Aynı sürede 300 sayfalık kitabı bitirebilirken 102 sayfalık şu kısacak eserde içime afakanlar bastı, debelendim durdum. Sanırım bana hitap etmiyordu.

Tabii burada amacım sataşmak değil asla. İki farklı bakış açısı her zaman daha iyidir. :slight_smile:

7 Beğeni

PKD’in alametifarikasıdır bu :slight_smile: Neyin gerçek olduğunu sorgulatır, hatta kitaptaki karakterden bile şüphe edersiniz. Karakol sahnesinde epey afallamıştım ben de.

Animeleri hâlâ çok sevmiyorum :slight_smile: Ama o zamandan beri izlediğim birkaç tane oldu.

13 Beğeni

Garip gelecek ama yine de yazmak istiyorum. Son iki senedir dine ve Tanrı’ya olan bakış açım tepetaklak değişmiş olmasına rağmen yazarın öyküsü nedense hiç sıkmadı beni. Öykünün ana temasındaki Tanrı ve din güçlüdür fikri her sayfada kendini hissettirmesine karşın ben olayın nasıl sonuçlanacağına odaklandım. Sıkılmamamdaki en büyük etken de bu olsa gerek. Kısacası öykünün meraklandırıcı ve güzel olması benim bu gibi etkenleri kenara itmemi sağlıyor.

5 Beğeni

PKD’in dünyasına girmiş bulunmaktayım ben de. İlerde başka kitaplarını da okurum diye düşünüyorum. Ama bu aralar Haruki Murakami merak etmeye başladım. Çünkü bi animede onun kitabından esinlenmiş :slight_smile:

Birkaç anime ile olmaz, kurtarmaz valla :laughing: Zarar eder, dükkanı kapatırız sonra. Her ilgi alanına hitap eden dizi ve filmlerin olduğu gibi yine her ilgi alanına hitap eden animelerin de olduğunu düşünüyorum. Hele bu aralar anime konularında normal hayatta göremeyeceğimiz birçok konunun tartışıldığını görmek hoşuma gidiyor :slight_smile:

3 Beğeni

Sanırım benim için hikâyenin sonu da çok beklendikti. Bu sebeple fazla bir heyecana kapılamadım. Beni şaşırtacak bir şey yoktu. En başından beri kadının başına gelecek olanı tahmin etmiştim. Beni sıkan diğer şey anlatı olmasına rağmen fazla boğucu olmasıydı. Efsane niteliği taşıyan bir anlatının neredeyse hiçbir şey anlatmamasına rağmen bu kadar uzun tutulması sıkıcı geldi. Ara ara dinleyiciler tarafından kesilse belki biraz hikaye nefes alabilirdi. Burada da papaz olmasının ve vaazlarının kesilmemesi gerektiğine olan inancının ağır bastığını düşünüyorum. Bence dinleyicilerin tepkilerine de ara ara yer verilse daha akıcı olurdu. Tabii bu eleştiri biraz zaman aşımına uğramış oluyor. O dönem şartları düşünüldüğünde gayet makul bir anlatı. :slight_smile:

4 Beğeni

Nefes konusundaki düşünceniz olsaydı elbette daha iyi olurdu. Diğer yandan öykünün bölümsüz oluşu sizi boğan etkenlerden birisidir kesinlikle. Kitaplarda aradığım özelliklerden birisi de bölümlerden oluşmasıdır.

Ben bu tarz hikayeleri çok fazla okumadığım için sonunu pek tahmin edemedim. O nedenle güzel gelmiştir. :slight_smile:

3 Beğeni

Mutlaka bu okuma alışkanlıklarına göre değişiklik gösterebilir. Konuyu takip edenler de ona göre değerlendirir. Güzel bir fikir alışverişiydi. Teşekkür ederim. Bir kitabı tartışabilmeyi özlemişim. Karşıt görüşler olunca keyif veriyor. :slight_smile:

3 Beğeni

Kitap gidişat olarak hiç sıkmayan bir tonda ilerliyor, ilk başladığı andan itibaren olayın içine sürüklüyor sizi. Bu kadar popüler olmasına şaşmamalı. Lakin karakterlerin çocuk olmasından mı yoksa bir grup 6-12 yaş aralığındaki çocuğun bir adada yaşam mücadelesi vermesi çok gerçekçi gelmediğinden mi bilmem, bana pek hitap etmedi. 90. sayfadayım, hitap etmedi desem de insan sonunu merak ediyor. Bakalım kurtulacaklar mı☺️

14 Beğeni

Yardım gelmez olur mu? Sadece birkaç evraksal iş vardı. Malum, korona günlerinde e-imza işleri bile yavaş yürüyor.

Resmi Gazetede yarın yayınlananacak Kaptan kararnamesiyle artık @mit de animeleri seviyor. Hatta hepimizden fazla seviyor çünkü Rıhtım Kanunları’na özel bir madde ekledik. Kısa süre sonra oluşturacağı myanimelist hesabını imzasına eklemek suretiyle anime sevdiğini her yerde belli edecek. Neden? Çünkü anime tanrıları böyle istiyor.


Konuya uygun olarak ben de ne okuduğumu paylaşayım. DUNE’a başladım nihayet. Biraz yavaş ilerlesem de gayet heyecanlı gidiyor, bakalım herkesin dediği kadar var mı sorusunun cevabını kitabın sonunda alabilecek miyim?

10 Beğeni

H.P. Lovecraft geç okumaya başladığım bir yazar oldu. Geç olsun ama güç olmasın. Yazarın dilini ve anlatımını çok beğendim. Korku edebiyatında da boşuna ün salmadığını okuduğum ilk kitabıyla anlamış oldum.

Karanlık Kitaplık Serisinde kendine yer bulan Karanlıkta Fısıldayan incecik bir kitap olsa da içinde bulundurduğu Korku ve Bilimkurgu temalarıyla doyurucu bir özelliği sahip. Birbirleriyle mektuplaşarak gizemli bir topluluğu açığa çıkarmaya çalışan iki meraklı adamı konu edinen eser Lovecraft’ın eşsiz anlatımıyla çok etkili bir metin haline geliyor. Yer yer sizi karanlığa hapsedecek yer yer de sizi ürpertecek olan Karanlıkta Fısıldayan araya bilimkurgunun da girmesiyle tam bir şölen haline geliyor.

Seride okuduğum kitaplar arasında en güzel kitaplardan birisi olan eseri bilimkurgu okurlarının daha çok seveceğini düşünüyorum.

20 Beğeni

Ölüler, Diriler ve Deliler

0001862022001-1

İsmiyle, kapağıyla, öyküleriyle gerçekten çok başarılı bir seçki olmuş. Tüm öykü kitaplarında olduğu gibi bazı öyküler çok daha ön plana çıkıyor ama tamamının kendini rahatça okuttuğunu söyleyebilirim. Gözlerim edebi dile, güzel betimlemelere doydu. Gotik seviyorsanız mezarlı, hayaletli, kilitli şato bölmeli bu güzel kitabı okumadan geçmeyin derim.

24 Beğeni

Dune her zaman herkesin abarttığı kadar güzel bir seridir. :wink:

6 Beğeni

Harry Potter Azkaban Tutsağı.

1 Beğeni

Elif Hanım, bu başlıkta okuduğunuz kitaplara dair en azından bir kaç cümle kurmanız beklenir. Diğer türlü başlığın bir faydası olmuyor. İyi forumlar.

8 Beğeni

Yahu bu konunun başlığı kısalmış. Çok kısalmış.

Başlık neydi, bilen var mı?

Bu başlık doğru değil miydi? Deminden beri 2-3 kere başlık değişti. Başlık Savaşları mı çıktı nedir? :smiley:

3 Beğeni

Doğru başlık bu. Tarayıcı geçmişinden kontrol ettim.

1 Beğeni

Uğultulu Tepeler’e başladım. İthaki baskısını okuyorum. Kitap akıcı gidiyor ama yazım ve imla hataları her zamanki gibi dikkat çekiyor. Normalde ben hatalar konusunda bu kadar duyarlı değilimdir ama İthaki’ye fazlasıyla temkinli yaklaşıyorum.
Henüz üç bölümünü okudum. Ben kadın karakterin gözünden anlatılan bir hikaye bekliyordum. O yüzden baya şaşırdım. Çok alakasız bir karakter olayları anlatacak gibi geliyor. Ama belli olmaz. Bitirince bir yorum yazacağım.
Aynı zamanda Yara İzi Kralı’nı da okumaya başlamıştım. Kitabın çıkmasını çok beklemiştim. Ama bu karantina dönemi hayat enerjimi biraz sömürdü. Heyecanlı olduğum şeyler için artık bir şey hissetmiyorum. Üniversiteye başladım ama gidemiyorum. Böyle geçip gidiyor.

6 Beğeni

Çok sevdiğim bir eser. Emily Bronte’nin hayatı da çok ilginçtir. Kız kardeşleriyle birlikte, kadınlar için zor bir dönemde, çok önemli eserler vermişler ve erken yaşta ölmüşler. Heathcliff karakteri okuduğum kitaplarda aklımda en fazla yer eden karakterlerden birisidir. Ben can yayınlarından okumuştum(baya zaman geçti üzerinden tabi) ve çevrisinde bir sorun hatırlamıyorum. Bitirdiğiniz zaman da yorumunuzu merak ettim(hem çeviri hakkına hem de kitap hakkında). Size keyifli okumalar dilerim. :slight_smile:

2 Beğeni