Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Dün bi 60 sayfa okudum ve gayet de eğleneceğim gibi duruyor şimdilik. Dediğiniz sadelik olayına da katılıyorum. Belki çok derinlikli değil ama okuyucuyu sıkmadan, rahat bir okuma sağlıyor (daha önce Ben, Robot kitabını okumuştum). Bakalım seri bitince fikirlerim nasıl değişecek :slight_smile:

1 Beğeni

9 Beğeni

image
Plutarkhos - Demosthenes - Cicero

Plutarkhos’tan bir biyografi daha okudum. Cicero’nun biyografisini özet olarak kitaplarının önsözünde okumuştum, Demosthenes’in ise sadece adını duymuştum.

Demosthenes hakkında bayağı bilgi öğrendim ama Plutarkhos’tan okuduğum en zayıf biyografiydi, daha iyisini beklerdim kendisinden. Cicero’nun biyografisini ise aksine çok başarılı buldum. Tam olarak anlamadığım Catilina Tertibi’ni, Plutarkhos çok başarılı bir şekilde açıklamış.

13 Beğeni

Ben başladım bugün

Harika. Ben de 80. sayfadayım, biraz yavaş okuyorum :slight_smile:

2 Beğeni

80 mi? :smiley: Benim epub olarak okuduğum kitap 232 sayfaydı sanırım, daha 10. sayfaya varamadım, ben daha yavaş okuyorum, yavaştan ziyade zamanı zor buluyorum. Ama muhtemelen ay sonuna kadar biter.
Sahi ne kadar zamanımız var ve bölüm-bölüm mü yorumlayacağız?

1 Beğeni

1 ay vaktimiz var. Bölüm bölüm işini sevmedi rıhtım ama yine de ona @Okuryorum karar versin :slight_smile:

2 Beğeni

Harika, hatta biririrsem Momo’ya da başlarım.

Sahiden mi, oysa ki çok yararlı olabilirdi

@Rena bölüm bölüm yorumlamayı beraber okuduğumuz grup çok tutmadı. :slight_smile: O yüzden başlık açıp, yorumluyoruz. Ama henüz başlığı da açmadık. :sweat_smile:

Şuradan takip edebilirsin, başlık açılınca ekleme yaparız.

2 Beğeni

Takibe almıştım başlığı ama ses çıkmayınca sorayım dedim :sweat_smile:

1 Beğeni


Jack London’ın yarı otobiyografik romanı Martin Eden, 20. yüzyıl başında sosyal ve ideolojik meseleler ağırlıklı içeriğiyle Amerikan edebiyatında büyük ölçüde kabul görmüştür. London farklı sınıflar arasındaki zihniyet ve değer farklarını gözlerimizin önüne sererken, statü ve servetin Amerikan toplumundaki hayati önemine işaret eder. Romanın ana temalarından biri, başarı ve refah yolunun sosyal sınıf farkı gözetilmeksizin herkese açık olduğu şeklinde özetlenebilecek Amerikan Rüyası’dır. Ya da bu idealin yarattığı muazzam hayal kırıklığı…

London, romanı bir sanatçının çıraklıktan olgunluğa geçiş sürecini işleyen Künstlerroman geleneğinde yazmıştır. Martin’in aşkı uğruna eğitimsiz genç bir işçiden başarılı ve rafine bir yazara dönüşüm mücadelesini anlatır. Kahramanı hedefine ulaştığında ise motivasyonunu ve heyecanını çoktan yitirmiş, trajik bir sona doğru sürüklenmektedir artık…

22 Beğeni

image

Kitap ilk kitaptan daha güzeldi gerek sonu gerek savaş anlatımlarıyla filan. Bu kitapta darrow daha da dişli biri oluyor ve ilk kitaptan beri aklımızda soru işareti olan bir konunun cevabını alıyoruz. Son gerçekten iyiydi. Keşke boş vaktim olsaydı da hemen okumaya başlaşaydım ama vakit yok işte anca Aralıkta okurum. Bu da bu ayın ilk ve son kitabı olacak büyük ihtimalle.
Bu seri şimdilik çok güzel gidiyor. Sevdiğim seriler arasında ilk 10 a rahat girecek eğer böyle devam ederse seri.
Şimdilik okuduğum kadarıyla seriyi herkese tavsiye ederim.

Favori karakterlerim:
1 - Sevro
2 - Darrow
3 - Lorn
4 - Fitchler ( böyle yazılıyordu herhalde)
5 - Kısrak

14 Beğeni


Aristophanes - Kadın Mebuslar

Atina şehri erkeklerin yönetiminde bir şehirdir. Bir gün kadınlar artık bu durumdan sıkılıp yönetimi ele geçirmek için Praksagora’nın önderliğinde birleşirler. Kadınlar kocalarının kıyafetlerini giyip, erkek kılığında meclise giderler ve orada yönetimin kadınlara devredilmesi yasa tasarısını meclise sunarlar. Yasa kabul edilir ve artık Atina kadınlar tarafından yönetilmektedir. Kadınların yönetimi başlayınca Praksagora yönetimini sağlamlaştırmak için bir takım kararlar alır ve biz de kitap boyunca bu kararların toplumdaki yansımalarına tanıklık ederiz.

Oyun kolayca iki bölüme ayrılabilir. İlk bölümde yönetim değişiyor ve bu bölüm fazla politik olduğu için eğlenceli değil. İkinci bölümde ise kadınların aldığı kararları erkeklerin nasıl karşıladığı anlatılmaktadır, bu bölümü okurken gülmekten yere düşüyordum.

17 Beğeni

Ben Robot

Üniversite zamanlarımda, sanırım Altın Kitaplar baskısını okumuştum Ben Robot’un. Bu ay Vakıf serisine başladığımız için, öncesinde bir daha okuyayım dedim ve hemencecik okudum (hiçbir şey hatırlamıyormuşum). Filmi de tekrar izledim hatta. Rihtımda çoğu kişi zaten okumuştur ama okumayanlar için bilim kurguya giriş seviyesinde, akıcı, yormayan bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Asimov’un tarzına alışmak için ideal. Felsefesi olan bir kitap aynı zamanda ve vereceği mesajları da doğrudan söylemeyi tercih ediyor. Kitaptaki öyküler belirli bir olay bütünlüğüyle gidiyor ve bir arada da değerlendirilebilir (Resimli Adam gibi, kitabı kapsayan bir ‘anlatıcı öykümüz’ de mevcut). Genel olarak da üç robot yasasını temel alıyor hikayeler. Gayet güzel zaman geçirmenizi sağlayacak hoş öyküler, tavsiye ederim.

images (1) (5)

Ficciones

İş yerinde okuyorum ağır ağır. Okuması en rahat Borges kitabı olduğuna katılıyorum ama en keyifli eseri değil kesinlikle. Yani okunuyor evet ama öykülerin anlamları ve eğlencesi biraz aşağıda geldi bana. Ben Alef ya da Kum Kitabı’nı sanırım daha fazla sevmiştim. Kitabı henüz tamamlamadım ama az bir sayfam kaldı. Meşhur Babil Kitaplığı öyküsü bu kitapta ve çok kaliteli bir öykü gerçekten. Diğerlerinden bariz üstün. Ayrıca forumumuzun resmi kitabı, Kısa Bir Cehennem Ziyareti kitabına da şekil ve ilham veren öykü biliyorsunuz. O kitabın da ne kadar başarılı olduğunu, bu öyküden sonra bir kez daha anmış olalım.

Herkese keyifli okumalar dilerim.

27 Beğeni

Duydum bu eseri merak da etmiyor değilim açıkçası ancak eserin aynı zamanda kadınlara yönelik bir hiciv olduğunu da duydum. O yüzden emin olamadım alıp almama konusunda. Kitabı okumuş biri olarak siz ne diyorsunuz? Önerir misiniz?

Vikipedideki tanıtımdan:

1 Beğeni

Aristophanes, Sokrates’i bile hicveden hatta iddialara göre istemeden de olsa ölümüne sebep olan birisi. Yakın arkadaşı Euripides’e her oyununda laf atan birisi aynı zamanda. Bizim edebiyatımızdaki Nef’i gibi bir karaktere sahip bence. Kadınları da zaman zaman eleştirmekle birlikte kendi görüşüme göre Sokrates, Platon ve Aristoteles’den bile daha fazla kadınlara değer veriyor. Bu yönüyle zamanın ötesinde bir kişi.

Kadın Mebuslar oyununda kadınları da eleştiriyor ama eleştirileri daha çok erkekler üzerine. Yazara bu kitapla başlamak yerine, 5 oyununun birlikte yer aldığı aşağıya fotoğrafını ekleyeceğim kitapla başlamnızı tavsiye ederim. Kitapta yer alan Lysistrata, diğer adıyla Kadınlar Savaşı adlı oyun, yazarın kadınlar hakkındaki görüşlerini en net öğrenebileceğiniz eserdir.

10 Beğeni

Listeme ekledim bile. Çok teşekkür ederim.

1 Beğeni


Körler Ülkesi bitti.Wells’ten güzel bir öykü derlemesiydi.Wells’in bilimkurgu da olduğu kadar bu türde de başarılı olduğunu düşünüyorum.Özellikle beğendiklerim Çalıntı Beden, Merhum Bay Elvesham’ın Hikayesi ve tabiki de Körler Ülkesi oldu.Herkese tavsiye ederim.

24 Beğeni

Zweig’ın bu üçlü dörtlü biyografilerini çok başarılı bulmuyorum. Tekil olanlar çok daha iyi bana göre. Bitirince Goodreads 'e bu konuda ufak eleştirilerimi de yazacağım.

14 Beğeni

Herkesin mutlaka okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitap. Bir kitap okudum hayatım değişti lafı bana komik gelir ama cidden bu öyle bir kitap. Bu kitaptan önce 5.5- 6 saat uyuyan ben bu kitaptan sonra radikal bir değişimle geceleri uykuya 7.5- 8 saat ayırmaya karar verdim. Belki size ufak bir değişiklik olarak görünebilir ama bunun faydasını bayağı gördüm. Matthew Walker nörobilim ve psikoloji profesörü olup uzmanlık alanı uyku olan çok kaliteli bir abimiz. Bu kitapta uyku, rüya ve beyin hakkında deneylerle desteklenmiş bir çok bilgi keşfedeceksiniz. Umarım bu kitap ülkemizde daha fazla okunur ve uykunun değeri anlaşılır.

25 Beğeni